Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğrenci ve Çalışanlarında Hipertensiyon Farkındalığı
PDF
Atıf
Paylaş
Talep
Araştırma Makalesi
P: 118-121
Aralık 2017

Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğrenci ve Çalışanlarında Hipertensiyon Farkındalığı

Namik Kemal Med J 2017;5(3):118-121
1. Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi /Tekirdağ/Türkiye
2. Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı/Tekirdağ/Türkiye
Bilgi mevcut değil.
Bilgi mevcut değil
Alındığı Tarih: 17.11.2017
Kabul Tarihi: 11.12.2017
PDF
Atıf
Paylaş
Talep

ÖZET

Amaç:

Hipertansiyon (HT) tüm dünyada ve Türkiye’de yaygın görülen bir hastalıktır. Türkiye’de HT prevelansı % 31.8’dir. HT aynı zamanda önemli hayati organları etkileyen, önemli morbidite ve mortaliteye yol açan, maliyeti yüksek bir hastalıktır. HT’un belki de en önemli özelliği semptomlarının silik olması nedeniyle farkındalığının düşük olmasıdır. Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları derneği tarafından yapılan HT prevelans çalışmasında, Türkiye’de HT farkındalığı %40 olarak saptanırken, Hipertansif bireylerin % 31’inin antihipertansif tedavi aldığı ve % 8’inin kan basıncının (KB) kontrol altında olduğu saptanmıştır. Biz çalışmamızda Tıp fakültesi öğrencileri ve çalışanları arasındaki HT farkındalığını değerlendirmeyi amaçladık.

Materyal ve Metot:

Tıp Fakültesi öğrenci ve çalışanlarının HT konusunda ne kadar bilgisi olduğunu değerlendirmek amaçlı sorular çalışan ve öğrencilere soruldu. Sorularımız kısaca; Ailede HT varmı, KB ölçümü hiç yaptırdınızmı, KB ölçümü yaptırdıysa nerede yaptırdı, evde KB ölçüm cihazı varmı, KB ölçüm cihazının markasını biliyormu, hangi durumda KB ölçümü yapılmalı, HT sıklığı konusunda bilginiz varmı, HT’un etkilerini biliyormusunuz, HT var ise antihipertansif alıyormusunuz, antihipertansifinizi ne zaman alıyorsunuz şeklinde idi. Anket formları tamamlandıktan sonra verilerin analizi yapıldı.

Sonuç:

Çalışmamızda ilk kez NKU tıp fakültesi öğrenci ve çalışanlarında HT farkındalığını değerlendirdik. HT sıklığı ve etkileri konusunda bilgimizin çok düşük olduğunu saptadık. Eğitim toplantıları ile farkındalığın arttırılması gerektiğini düşünmekteyizinsülin direnci ve diyabeti dolaylı yollardan etkileyebileceğini düşünmekteyiz.

Bulgular:

Toplam 456 kişiye anket sorularına cevap verdi. Ankete katılanların yaş ortalaması 21.49±4.10 (% 39.5 kadın) iken, % 85.5’i üniversite öğrencisi idi. % 45 ailede HT öyküsü var iken, % 67.5’i KB ölçümü yaptırmış, % 47.4’ünün evde KB ölçüm cihazı mevcut, % 11.8 KB ölçümünün herhangi bir semptom olmaksızın rutin olarak yapılmasını belirtirken, % 27’si HT sıklığı hakkında bilgiye sahip, % 45.8’i HT etkileri konusunda bilgiye sahip iken yüksek KB olan 54 kişinin hepsi antihipertansif tedavi almakta idi. Logistik regresyon analizinde ailede HT olanlar, evde KB ölçüm cihazı olanlar, HT sıklığı konusunda bilgisi olanlar ve HT’un etkilerini bilenlerin KB ölçümü yaptırıp yaptırmamayı etkileyen parametreler olarak saptandı.